Hiç Yaşanmamış

Bir geceye sığınmışım,
darmadağınık saçları,
ölümün kokusu var kimsenin duymadığı.

Her şey uzak, her şey soğuk.
Bir çocuğun doğduğu gün ölmesi gibi.
Herkes "yenisini yaparız" derken dillendirmeden
hiç yaşanmamışın ölümü

Ne kadar yaşlansak da farkımız yok
yeni doğmuş bir çocuktan

neremizden tutsak "hiç yaşanmamış"

Kadınlar ve Sorular

Bazı soruları inleyerek  soruyor ve inciniyorsun

Kalbinin kırıklarında şafaktan kalma bir buğu, üşüyorsun

Kim demiş bir yoksulun gönlünden kopmaz diye

Kopuyor yoksulun gönlü

Mendili buruşuyor bir hanımefendinin.

“Bir kadının boynundaki kokudan dünyanın yaratıldığı söylenir.”

Yarım kadehlerde yarım küfürler ve tam bir imanla

Sövüyoruz herkes üzerine alınıyor

Biz unutuyoruz kime sövdüğümüzü

Kimi sevdiğimizi unutmuyoruz

Onlar da unutmuyor.

“Ölümün bir kadının gidişinden yaratıldığı  söylenir.”

Sarışın bir öfkeyle geliyor üzerime pencereden bahar

Aklımda tutamadığım şarkılarda uzun bir fotoroman

Başımda davul, göğsümde sıcak, ağzımda bıçak

Sinsice deliriyorum, çaktırmadan.

“Bir kadının yaratıldığı söylenir.”

Yangınları kim söndürür aslında kim yakar yangınları

Hangisi kahraman

Gidiyorsan sebebi var, kalsan belki daha çok

Çünkü gitmek daha kolay.

“Kadının gidişinden yaratılmıştır ölüm.”

Kuytularında gurbet saklayan nefes alanlarız

Gözyaşlarını komik filmlere saklayan

Bazı soruları sorunca inciniyorsun

Cevaplarından daha zor bazı sorular.

“Cevabını bilmediği soruları sormaz kadınlar.”

Birbirimizi unutmuyoruz

Vedasız bir ayrılık incitmeden değil

Sonsuz bir ayrılık incinmesiyle bitmeden.

“Kadınlar unutmaz.”

Söndüremediğimiz yangınlarda

Mutlu olmaya başlıyoruz ısındığımız için

Ğöğüs kafesimizdeki bıçağın serinliği muhteşem

Bu bahar, bu yaz

Ölüyorsam sebebi var

Ama ölmek yaşamaktan daha kolay.

“Ölümün kadınlarla ilgili olmadığı doğrudur.”